Yapılan araştırmalara göre sadece bir insanın bedeninden günde yaklaşık 1-3 gram ölü deri döküldüğü, ortalama büyüklükte bir evde yılda yaklaşık 4 kilogram toz oluştuğu, bu tozların birçok alerjik hastalıklara yol tespit edilmiştir. Yine araştırmalar sonucunda , alerjiyi tetikleyecek miktarda tozun toplandığı en tehlikeli bölgenin evlerde kullanılan halıların olduğu , evin en tehlikeli noktasının evin girişi, ikinci tehlikeli bölgenin ise odalardaki halılar olduğu sonucuna varan araştırmacılar:
“Neredeyse tüm evlerde bulunan akarlar önemli bir alerjen üreticisidir. Sıcağı, nemli ortamları severler. Halıların, üstteki tüylü kısımdan çok sert olan taban bölümüne kaçmayı tercih ederler. Kullandığınız halılarınızı her hafta normal, ayda bir de yoğun temizlik yapın. Yılda en az bir kez profesyonel bir firmaya başvurun” demektedirler.
Bu araştırma sonuçlarından da anlaşılacağı gibi insanların evlerinde en çok temas ettiği halıların sağlık açısından potansiyel bir tehlike olduğu gerçeğini anlamak güç değildir. Bunun yanında Türk ailesinin yapısı gereği insanlar halılarını her yıl yıkamak zorunluluğu hissetmektedir. Gerek hızla gelişen apartmanlaşma gerçeği, gerek günümüzde çalışan bayanların çokluğu gerekse Türk insanının değişen sosyoekonomik yapısı halı temizleme işinin bir sektör haline gelmesine sebep olmuştur.
Son yıllarda ciddi manada profesyonel halı temizleme şirketlerinin yanında , sadece para kazanmak adına özellikle oto yıkama servisleri bu işi yapmaya başlamışlardır. Sektör ile ilgili yeterli bilgi,donanım ve teçhizatı bulunmayan bu tür iş yerleri gayri sıhhi şartlar altında bilinçsizce verdikleri hizmetle tüketiciyi zor durumda bırakmakla birlikte Profesyonel halı temizleme şirketlerine bakış açısını da olumsuz yönde etkilemektedirler.